SafeMoon CEO’su Dolandırıcılıktan Suçlu Bulundu

SafeMoon kripto projesinin CEO’su John Karony, yatırımcı fonlarını zimmetine geçirmekten dolandırıcılık ve kara para aklama suçlamalarıyla yargılandığı davada suçlu bulundu. Mahkeme, Karony’nin SafeMoon’u bir “pump and dump” mekanizması olarak kullandığını ortaya koydu.

Kripto dünyasında yaşanan son gelişme, yatırımcı güvenliği konusunu bir kez daha gündeme taşıdı. SafeMoon adlı popüler kripto projesinin CEO’su John Karony, ABD mahkemelerinde süren dava sonucunda, yatırımcı fonlarını dolandırıcılık yoluyla zimmetine geçirme suçlamalarından resmen suçlu bulundu.

Mahkeme belgelerine göre Karony, SafeMoon projesini “yüksek kazanç vaadiyle” tanıtarak yatırımcılardan büyük miktarlarda para topladı. Ancak elde edilen bu fonların büyük bir kısmı, projenin geliştirilmesine değil, Karony’nin kişisel yaşam tarzına harcandı. Dosyada yer alan harcamalar arasında lüks araçlar, özel uçuşlar, milyon dolarlık gayrimenkuller ve özel etkinlik masrafları dikkat çekiyor.

Yatırımcılar SafeMoon’un merkeziyetsiz finans (DeFi) dünyasına devrim getireceği iddialarına inanarak projeye fon aktardı. Ancak soruşturma sonucunda, SafeMoon’un arka planında kayda değer bir teknik altyapı bulunmadığı, projenin büyük ölçüde “pump and dump” modeliyle çalıştığı ortaya çıktı. Yani token fiyatı yapay biçimde şişirildikten sonra Karony ve yakın çevresi satış yaparak kazanç sağladı; geri kalan yatırımcılar ise zararda kaldı.

ABD Adalet Bakanlığı (DOJ) ve Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), bu vakayı örnek bir “rug pull” (halı çekme) dolandırıcılığı olarak nitelendirdi. Ayrıca John Karony’nin sadece dolandırıcılıkla değil, kara para aklama ve yatırımcıyı yanıltma suçlarından da yargılandığı ve ağır cezalarla karşı karşıya olduğu belirtildi. Cezaların netleşmesi bekleniyor, ancak 30 yıla kadar hapis söz konusu olabilir.

SafeMoon davası, kripto projelerinde düzenleyici denetimin ne kadar kritik olduğunu bir kez daha kanıtladı. Uzmanlar, yatırımcıların “yeni çıkan” projelere yatırım yaparken sadece pazarlama kampanyalarına değil, şeffaflık, açık kaynak kodu, ekip bilgisi ve kullanım alanları gibi somut kriterlere dikkat etmesi gerektiği konusunda uyarıyor.

Yatırımcı mağduriyetlerinin önüne geçilmesi için düzenleyici kurumlar yeni yönergeler üzerinde çalışmaya başladı. Özellikle influencer destekli token tanıtımlarının denetlenmesi ve “şeffaflık beyanı” zorunluluğu gibi yeni önlemler gündemde.

Sonuç olarak, SafeMoon skandalı kripto dünyasında güven kavramının ne kadar hassas olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Gelecekte benzer olayların önüne geçilmesi için yatırımcıların bilgiye dayalı kararlar alması ve düzenleyici denetimlerin artırılması hayati önem taşıyor.