Kraken vs. SEC: Kripto Para Düzenlemelerinin Geleceğini Belirleyen Mücadele

ABD'nin kripto para borsası devi Kraken, kendisine yöneltilen menkul kıymetler yasası suçlamalarına karşı mücadelesini sürdürüyor. Bu mücadele, ABD'nin dijital varlıkların düzenlenmesi konusundaki daha geniş tartışmanın bir parçası haline geldi.

Sorun şu: Kripto paralar menkul kıymet mi, yoksa emtia mı? Bu ayrımın önemli bir etkisi var. Menkul kıymetler, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu'nun (SEC) sıkı denetimine tabi tutulurken, emtialar daha az düzenleyici gözetim altındadır.

Geçen Kasım ayında SEC, Kraken'i yatırımcıların kripto paraları üzerinde faiz kazanmalarına izin veren bir hizmet olan staking programını kayıt altına almadığı gerekçesiyle dava etti. Daha sonraki aylarda, SEC, Kraken'ın kendisini bir borsa, takas bankası veya broker olarak kaydettirmediği için dava açtı. Bu hamle, kripto para endüstrisinde şok yarattı.

Kraken ise geri adım atmadı. Şubat ayında, SEC'nin davasını reddetmesi için Kaliforniya Kuzey Bölgesi mahkemesine başvurdu. Şirketin argümanı, SEC'nin suçlamalarının dayandığı Howey testinin, Bitcoin ve diğer belirli kripto paraları için geçerli olmadığı yönünde.

Howey testi, bir yatırımın bir menkul kıymet olup olmadığını belirlemek için kullanılan üç ayaklı bir testtir. Test, yatırım sermayesi olup olmadığı, ortak bir işletmede olup olmadığı, kar beklentisi olup olmadığı ve başkalarının çabalarıyla yönlendirilip yönlendirilmediği gibi unsurları değerlendirir. Kraken, Bitcoin ve diğer belirli kripto paraların bu testin şartlarını karşılamadığını savunuyor.

Şirketin avukatları, "SEC, Howey testinin yatırımın ortak bir işletmede yapılmasını ve başkalarının çabalarına dayalı makul bir kar beklentisi olmasını gerektiren ek şartlarını karşılayamaz" diye yazdı. "Bu, SEC'nin yetkisini, kendisine asla devredilmeyen bir dizi yatırım faaliyetine önemli ölçüde genişleterek Howey testini boşa çıkaracaktır."

Kraken'ın karşı argümanı, ABD'nin dijital varlıkların düzenlenmesi konusundaki belirsizliğe işaret ediyor. SEC, kripto paraları menkul kıymet olarak düzenleme yetkisine sahip olduğunu iddia ederken, kripto para endüstrisi ise farklı bir yaklaşımı savunuyor.

Kripto para savunucuları, dijital varlıkların benzersiz niteliklere sahip olduklarını ve geleneksel menkul kıymetlerden farklı şekilde işlediklerini savunuyorlar. Bu nedenle, kripto paraların kendi düzenleyici çerçevelerine ihtiyaç duyduklarını ileri sürüyorlar.

Şimdi gözler mahkemede. Haziran ayı ortasında görülecek dava, ABD'nin kripto para düzenlemelerinin geleceğini etkileyebilir. Mahkeme, SEC'nin yetkisinin kapsamını netleştirebilir ve kripto paraların nasıl sınıflandırılacağına dair bir emsal oluşturabilir. Bu karar, kripto para borsaları ve yatırımcılar için önemli sonuçlar doğurabilir.

Mahkemenin SEC lehine karar vermesi, kripto para borsalarının daha sıkı bir şekilde düzenlenmesine ve kripto para yatırımlarının daha fazla gözetim altına alınmasına yol açabilir. Ancak, Kraken lehine bir karar, SEC'nin yetkisinin sınırlarını belirleyebilir ve kripto para endüstrisinin kendi kendini düzenleme çabalarını destekleyebilir.

Her iki durumda da, bu davanın sonucu, ABD'nin dijital varlıkların düzenlenmesi konusundaki tartışmayı önemli ölçüde etkileyecektir.