Giriş Yap
üye Ol

Loading...

Kripto Paralar ABD Borcunu Hafifletebilir mi?

ABD'nin borç krizi ile ilgili endişeler artarken, eski Temsilciler Meclisi Başkanı Paul Ryan, Wall Street Journal'da yayımlanan makalesinde kripto paraların bu krizi geciktirebileceğini öne sürdü.

Ryan, ABD’nin şu anda 35.46 trilyon dolara ulaşan borcunun, ABD dolarının küresel rezerv para birimi statüsünü tehdit ettiğini belirtti.

Stablecoinlerin, ABD borçlarına yatırım yaparak krizi geciktirebileceğini savunan Ryan, bu alandaki büyümenin ABD ekonomisine fayda sağlayabileceğini düşünüyor.

ABD doları destekli stablecoinler, USDT Tether ve USD Coin (USDC) gibi, ABD Hazine bonolarında 95 milyar doların üzerinde bir rezerve sahip.

Stablecoinlerin büyümesi, yatırımcılara fiat para birimiyle kripto pazarına erişim sağlarken, ABD Hazine bonolarına olan talebi artırarak ABD borçlarını azaltma potansiyeli taşıyor.

Tether’in 31 Ekim 2024 tarihli raporuna göre, stablecoin ihraççısı 84.548 milyar dolar değerinde ABD Hazine bonosu bulunduruyor. Circle’ın 12 Kasım tarihli raporu ise BlackRock verilerine dayanarak 11.127 milyar dolarlık Hazine bonosu tutarını doğruluyor.

Ryan’a göre, stablecoinlerin ABD borcunu azaltma konusundaki potansiyeli, doların rezerv para birimi statüsünü koruyabilir. Ancak, bu süreçte bir engel, stablecoinlerin geleneksel finansal sisteme entegrasyonu ile birlikte yaptırım uygulama yeteneğinin kaybedilmesi olarak görülüyor.

Stablecoinler, kamuya açık ve izinsiz blokzincirler üzerinde işlem gördüğü için Amerikan değerlerine — özgürlük ve açıklık — uygun, ancak Çin’in dijital finans altyapısından farklı bir yaklaşım sunuyor.

ABD’nin borçlarının en büyük ikinci alıcısı olan Çin, 2013’te 1.27 trilyon dolara ulaşan ABD Hazine bonosu varlığını, Nisan 2022'den bu yana 1 trilyon doların altına çekti. Uzmanlar, bu azalmanın arkasında jeopolitik endişeler ve değişen ticaret politikalarının olduğunu belirtiyor.

Stablecoin ihraççılarının Hazine bonolarını satın alması, geleneksel borç alıcılarına olan bağımlılığı azaltıyor ve ABD seçimleri sonrası değişen politik iklimde borç tutarlarının azalması konusundaki endişeleri hafifletiyor.

Hoover Enstitüsü tarafından yayımlanan “Dijital Para Birimleri: ABD, Çin ve Dünyanın Kavşağında” başlıklı rapor, Çin'in dijital para biriminde öncü konumunu ve bunun küresel finansal standartlara etkisini vurguluyor.

Raporda, ABD’nin dijital doları yaratmaktan ziyade, mevcut stablecoinlerin regülasyonuna ve dijital ekonomiye geçişi kolaylaştırmaya odaklanması gerektiği savunuluyor.

Bu geçişin başarılı olabilmesi için G7 ülkeleri ve diğer demokratik ortaklarla koordinasyonun, küresel dijital finans sisteminde mahremiyet, hesap verebilirlik, güvenlik ve hukukun üstünlüğünü artırıcı standartların belirlenmesinin kritik olduğu belirtiliyor.

ABD Senatörü Cynthia Lummis, Temmuz 2024'te Bitcoin Yasası'nı resmen tanıtarak, Amerika’nın bilançosunu güçlendirmek için 1 milyon BTC tokenlik bir ulusal Bitcoin rezervi oluşturulmasını önerdi.

Lummis, bu rezervin kullanılmasıyla ABD’nin 20 yıl içinde borçsuz bir ülke olabileceğini iddia ediyor. Ancak mevcut borç miktarı ve Bitcoin'in piyasa değeri düşünüldüğünde, bu senaryonun gerçekleşmesi pek olası değil.

ABD’nin ulusal borcu 35.46 trilyon dolar iken, Bitcoin’in piyasa değeri 1.739 trilyon dolar. 1 milyon Bitcoin’in borcu kapatabilmesi için her bir BTC'nin 35.46 milyon dolar değerine ulaşması gerekiyor ki bu oldukça uzak bir ihtimal.

Bitcoin, 13 Kasım’da 93,265 dolara ulaşarak yatırımcı güvenini artırdı ve yıl sonuna kadar 100,000 doları görme beklentilerini güçlendirdi. Eylül ile 13 Kasım arasında %70 değer kazanan Bitcoin’in, benzer bir yükselişle 150,000 dolara ulaşabileceği öngörülüyor. Ancak, teknik göstergeler dikkatli olunması gerektiğini belirtiyor.

Özellikle, haftalık fiyat grafiğinde hareketli ortalama yakınsama/ıraksama (MACD) pozitif sinyaller verse de, göreceli güç endeksinin (RSI) 72’de seyretmesi, BTC’nin aşırı değerlenmiş olabileceğine işaret ediyor ve bu durum olası bir düzeltme sinyali olarak değerlendiriliyor.

Stablecoinlerin ve kripto paraların ABD ekonomisine nasıl entegre edileceği ve bu süreçte hangi regülasyonların uygulanacağı, önümüzdeki dönemde küresel finans piyasalarının odak noktalarından biri olmaya devam edecek.

Alakalı Gönderiler

0 yorum

Yorum yapabilmek için lütfen giriş yapınız

Gündem

Takip et

Bülten

Bültenimize abone olmak için lütfen e posta adresinizi aşağıya girin